15 TEMMUZ TÜRK MİLLETİNİN ZAFERİDİR

15 Temmuz 2019, 12:33
.................

Türkiye Cumhuriyeti Devleti coğrafi konum olarak dünya ekseninde önem arz eden bir yere sahiptir.

 

Bunların başında da kıtaların bütünleşme ve buluşma noktası olarak stratejik önem içerisinde bir yerde bulunmaktadır.

 

Doğunun ve batının bir bütünlük içerisinde buluştuğu Anadolu tarihin her evresinde gözde bir kara parçası olmuştur.

 

Bu yüzden bu toprakların sahibi olan Türk milleti her zaman güven ekseninde tedbirli olmak zorundadır.

 

Türkü savaşta yenemeyen dost görünümlü düşmanlar bizi manevi değerlerimiz ile bütünlüğümüzü sarsarak yıkmayı hedeflemek istemektedir.

 

Bunun en açık örneği 15 Temmuz 2016 tarihinde vatan hainlerinin kalkıştığı darbe sürecinde görülmüş olup aziz milletimizin meşru Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a olan sevgi itimat ve saygıdan dolayı sokaklara inip darbeci hainlere hadlerini bildirerek vatanlarını koruyup geldikleri yere göndermesi olmuştur.

 

Bu topraklarda tefrika ve entrikaların her daim var olduğu ve var olacağı gün gibi açığa çıkmışken ülkemiz, milletimiz ve devletimiz olarak bütünlük içerisinde buluşarak tek vücut halinde düşmana ve dost görünümlü düşmanlara maddi ve manevi bir mücadele konsepti içerisinde olmamız gerekmektedir.

 

Biz biriz, biz hürüz, biz bütünüz. Parçalanmamak ve bölünmemek üzere kenetlenmiş bir milletin karşısında hiçbir güç başarı ekseninde galip gelemez. Türk milleti bu şuur ile her zorluğu aşacak güce sahiptir.

 

İmanımız ve inancımız ile şuur ekseninde bütünlük oluşturup, vatanımız uğruna canımızı feda etmekten geri kalmayacağımızı 15 Temmuz günü millet olarak topyekûn bir şekilde sarf ettiğimiz mücadele ile bütün dünyaya gösterdik ve göstermeye devam edeceğiz.

 

15 Temmuz günü biz Çanakkale ve İstanbul’un fethi şuurunu yaşadık.

 

Sabır, azim ve gayret doğrultusunda özgürlük, istiklal ve istikbal gerekçesi ile direnerek cuntacı ve darbeci hainlere karşı galip geldik.

 

Birlik ve beraberlik içerisinde vatanımızı, milletimizi ve devletimizi küffara yem etmeyecek kadar bilinçli ve bir o kadar da cesur olduğumuzu yeniden kanıtlanmış olduk.

 

Bir daha bu acı günlerin oluşmaması için devletimizin hassas bir süzgeç içerisinden geçerek siyaset politikalarını güven içerisinde tutmalıdır.

 

Geleceğe yönelik kısa, orta ve uzun vade ekseninde stratejik planlar ile yol almalıyız.

 

Şu hakikat unutulmamalıdır ki İslam barış dinidir, kardeşlik dinidir, huzur dinidir.

 

İslam, sevginin bir bütünlük içerisinde şekil alıp yaşamamız gereken hayatın huzur ekseninde ilerlemesini bizlere sunar.

 

İslam'da tefrika, kavga, nifak, hainlik ve terör girişimlerine yer yoktur.

 

İslam'da vatanseverlik temel esastır. 15 Temmuz günü sergilediğimiz gayretin İslam'ın korunması adına vatanımızı müdafaa için sarf ettiğimiz vatandaşlık görevimizdir.

 

Bir daha hainlerin ülkemize zarar vermemesi için, birliğin ve dirliğin iri ve diri tutulması lazımdır.

 

Bu hassasiyeti her zaman ön planda tutarak geleceğe emin adımlar ile yürümek için söz konusu vatansa gerisi teferruattır nasihatine odaklanmalıyız.

 

Mahmut Sami Mallı

Siyaset Bilimci

Diğer Haberler
KOVİD-19 İLE SAĞLIK MÜCADELESİ İÇİN NE YAPMALIYIZ?
VAKİT İNSANLIK VAKTİ
KİM BU KAOS TÜCCARLARI?
MEMLEKET İÇİN KOŞMA VAKTİ
GÖRMEK LAZIM
AHD-E VEFA ZAMANI
SEVMEK ZAMANI
BİR UMUTTUR YAŞAMAK