23 Kasım 2021, 21:14 - 
DÖVİZ KURLARINDA YAŞANAN HAREKETLİLİK

DÖVİZ KURLARINDA YAŞANAN HAREKETLİLİK

Unutmamalıyız ki faiz sebep, enflasyon ise onun kaçınılmaz sonucudur ve gelişmiş hiç bir ülkede çift haneli faiz diye bir şey yoktur.


Hükümet, Pandemi sonrası dünyada yaşanan gelişmelerin etkisiyle, bugüne kadar uyguladığı “düşük kur, yüksek faiz” politikası yerine “düşük faiz, yüksek kur” politikasını uygulamaya karar verdiği için son dönemde döviz kurlarında aşırı hareketlilik yaşanıyor.
Bu karar sonrası faiz baronları Türkiye’ye adeta meydan okuyor ve diyorlar ki, ya geçmişte olduğu gibi istediğimiz yüksek faizi vereceksin, ya da döviz kurunu zıplatır TL’yi değersizleştiririz!
Döviz kurlarındaki bu yükselişin Merkez bankasının 100 baz puanlık faiz indirimiyle bir alakası yok çünkü, her 100 baz puanlık faiz indirimi, kuru yaklaşık 1 TL arttırması beklenir. Oysa döviz kurunda sadece bir günde yaşanan artış bile, bunun kat be kat fazlasıdır. Ülkemizde yaşanan kur artışının %20'si ekonomik gerekçelerle, geri kalan %80'lik kısmı ise Türkiye'nin Doğu Akdeniz, Suriye, Irak, Libya, Karabağ ve Afrika'da uyguladığı siyasi politikalar ve ülkenin tam bağımsızlığını güvence altına alabilmek adına hayata geçirdiği ve geçirmeye çalıştığı savunma sanayii projeleriyle ilgilidir.

Türkiye'yi yöneten irade bugün çıkıp bu YERLİ ve MİLLİ politikalarımızdan vazgeçiyor ve eskiden olduğu gibi ABD ve Batı'nın emir ve görüşlerine, IMF'nin talimatlarına hazırız desin, ertesi gün dolar 5 TL'ye düşer.

Millet olarak bu tercihlerin ağır bedelini bugün bizler ödüyor ve sıkıntılar çekiyoruz ama eğer bu topraklarda hür, bağımsız ve güven içinde yaşıyorsak bunun, geçmişte biz torunları için bedel ödeyen dedelerimiz ve nenelerimiz sayesinde olduğunu da unutmamalıyız. Eğer onlar o gün bedel ödeyip cefa çekmeselerdi, bu topraklarda bugün bizler olmayabilirdik.
Enflasyonu indirmenin temel kuralı, faizi indirmektir ve faiz inmeden enflasyon asla istenen seviyelere düşmez, yıllardır düşmedi de... Yıllardır hep kura odaklanıldığından kur belki belli bir seviyede tutuldu ama faiz ve enflasyon istenilen yere getirilemedi. Gelinen son noktada ise yüksek kur, yüksek faiz ve yüksek enflasyonla başımız belada... Dünyanın 3. büyük ekonomisi olan Japonya ve petrol-gaz zengini Rusya’da kur, bizimkinden 8-10 kat daha yüksek olmasına rağmen faiz, yok denecek kadar düşük olduğundan kur sıkıntısı o ülkelerde yaşanmamaktadır.

Yıllardır kura bu kadar çok odaklanmak yerine ülkeleri soyma aparatı olarak kullanılan faiz belasına odaklanıp onu makul seviyelere çekebilseydik bilseydik en azından bugün derdimiz sadece yüksek kur olurdu. Çünkü döviz kurunun enflasyona etkisi %20 iken, faizin enflasyona etkisi ise %100’dür. Yani odaklanılması gereken asıl yer kur değil, faiz ve onun kaçınılmaz sonucu olan enflasyondur.
Dolayısıyla Türkiye için faizi düşürmenin kurdan çok daha önemli olduğu aşikardır. Ülkemizin büyüme, ihracat ve istihdamı KOBİ'ler üzerinden olmaktadır. Bu KOBİ'lerin de önemli bir kısmı ticari kredilerle ayakta durmaktadır. Yani faizin düşmesi, ürerim-istihdam-ihracat ve ekonomik büyümeyi arttıracak ve enflasyonu da düşürecektir. Faizin yüksek kalması ise üretimin azalmasına ve işsizliğin artmasına sebep olacaktır.
Keşke en baştan beri düşük faiz politikası izlenebilseydi ama bu ülke 1961’den beri IMF’ye kaptırdığı boynunu, iç ve dış itiraz hatta açık tehditlere rağmen 2013 yılında zor bela kurtarabildi. IMF ile anlaşma yenilemediği için 2013 yılından sonra bu ülkenin başına gelenler, pişmiş tavuğun başına bile gelmemiştir.
Velhasıl görünen o ki, millet olarak bir süre daha ağır bedeller ödeyeceğiz, bunun siyasi ve sosyal yansımaları da elbette olacaktır ama sabredersek önümüz inşaAllah aydınlık olacaktır.
Unutmamalıyız ki faiz sebep, enflasyon ise onun kaçınılmaz sonucudur ve gelişmiş hiç bir ülkede çift haneli faiz diye bir şey yoktur. Hatta Pandemi öncesine kadar çoğu gelişmiş ülkelerde eksi faiz dahi söz konusu iken şimdilerde yeni yeni %2-3'ler konuşulur oldu.

Yüce dinimiz İslâm, kazancın bereketini götüren bu faiz belasını boşuna yasaklamamıştır. Bundaki ilahi hikmeti birey, toplum ve devlet olarak göz ardı etmemeliyiz.

Zor günlerden ve ağır sınamalardan geçtiğimiz bu günlerin sonunda milletimiz ve memleketimiz için hayırlısı neyse onun olmasını Rabbimden dilerim.
Selam, sevgi ve dua ile...



YORUM YAZ
BU HABER İÇİN HENÜZ YORUM EKLENMEMİŞTİR.
 Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları, okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan Araştırmacı Yazarlar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
DİĞER Halil KALKAN HABERLERİ
VİDEO GALERİ
 
YAZARLARIMIZ
Y
Metin ALKAN
TÜRKİYE’DE ALLAH DOSTLARI
Y
ferit karasu
YÜREĞİM DEKİ ŞEHİR
Y
Nurcan CANKORU
MENZİLE
Y
Mehmet GÖÇMEZ
ANMAK MI ANLAMAK MI
Y
SERDAR BOZDOĞAN
TARİH BİZİ ÇAĞIRIYOR BİZDE TARİHE YENİDEN ÇAĞ AÇTIRIYORUZ
Y
Pınar SÖNMEZ
AŞK BİR NOKTA
Y
Hatice BAŞKAN
KADINSIN
Y
Fatmanur KUŞ
SU GİBİ AZİZ OL EVLADIM
Y
Duygu Gürses DİKEN
MALINI BAĞIŞLAYAN ELBETTE KURTULUŞA ERMİŞTİR..
Y
Zeynep DEMİR
önce sela, sonra adın okunur minarelerden.
Y
Ayhan KÜFLÜOĞLU
Eşyayı gösteren Rabbimiz’in varlığı, o eşyadan daha zahir ve kesin
Y
Nur KABADAYI
Umut Ederek Yaşamak
Y
Büşra ŞENTÜRK
Sen Kaderim Misin
Y
Büşra Nur GECE
Mabede İsmet; Meryem'e Betül Sıfatı Yakışır...
Y
Merve DİKİCİ
TEVEKKÜL KIL
Y
Ebru ATA
KIYIYA İNSANLIK VURDU
Y
Mustafa KAYALI
ZAMAN VE MEKÂNDA KIBLEMİZ
Y
Türker ELMAS
NUR ve HAKİKAT AVCILIĞI
Y
Nagihan ZENGİN
Ademiyetten Kemaliyete İrfan Yolculuğu
Y
Öznur MACİT
bir b/akış bir yürüyüş (04,05,14 Eskici dergi yayınlandı)
 
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
BİR DOST PENCEREMDEN TÜRKİYEDE HANGİ NURCU KOLLARI FETÖYE DESTEK VERİYOR 2022 RAPORU VE BELGELERİ REFERANDUM SEÇİMLERİ ÖNCESİ BOMBADA FETÖNÜN PARMAK İZLERİ!!! (1)
 
KONUK YAZARLARIMIZ
K
İsmail GENÇ
İnsanız ve İnsanlığı Özlüyoruz
K
Emrah POLAT
Vahametlerle İmtihan ve Müracaat
K
Mehmed ESMER
Kubbetüs Sahra'yı tanıyacağız
K
Elif NİSA
Gerçekten İnsan Azar
K
Elif MUSLUOĞLU
Cemâli Bâ Kemâle Seyredelim
K
Fikriye AYYILDIZ
GAFLET
K
Merve YAĞMUR
ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ
K
Fuat TÜRKER
Münafıklar Kavramıyorlar!
K
Hüray BOZBIYIK
TESETTÜRÜN VERDİĞİ HUZUR
 
ÖZEL RÖPORTAJ
Ferudun Özdemir: 'Allah Var, Problem Yok'
Ferudun Özdemir: 'Allah Var, Problem Yok'
Ferudun Özdemir, “Allah var, problem yok!” adlı kitabında, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, Allah'a dayanıp, O'na güvenen insanların bir şekilde aydınlığa kavuşacaklarının farkındalığını oluşturuyor zihinlerde…
 
E-POSTA LİSTESİ
 
FOTO GALERİ
 
ANKET

Web Sitemize Nasıl Ilaştınız?




 
cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry

Sitemizde yayınlanan haberlerde basın ahlakına, hukuk ilkelerine, insan hak ve özgürlüklerine bağlı kalacağımıza söz veririz. Yazarlarımızın yazılarıyla ilgili her türlü sorumluluk kendilerine aittir. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.

Adres : Sizde Araştırmacı Yazarlara Katılabilir Çalışmalarınızı Yayınlatabilirsiniz! arastirmaciyazarlar@gmail.com a Ad Soyad ve Yazar Resminizle birlikte gönderin değerlendirelim