Camiakademi kelimesini daha önce duydunuz mu? Duymayanlar için bir dava şuuru, ümmet sevdası, mabed kokusu olan bir gençlik hareketini size anlatmak istiyorum. Tabi ilerde sizin de anlatmanızı.
Sizce şu an ümmetin en büyük sorunu ne? Hiç şüphesiz tefrika, Mehmet Akif'in de dediği gibi:"Girmeden tefrika bir millete düşman giremez.Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez". Ancak İslam milletine tefrika girdi.İlk olarak ırkçılıkla başlayan bu virüs, şekil değiştirerek İslam cemiyetlerinin ve cemaatlerinin birbirine olan hoşgörüsünü ve tutumunu değiştirdi.Bunun bariz gözler önüne serildiği yer ise üzülerek söylüyorum ki 'KUBBEALTI'...
Camiilerimiz bizi aynı minare gölgesinde hiçbir farklılığımıza bakmaksızın cem eden (toplayan) bir mabed. Ama şeytan ve enaniyet; bizi camimizde aynı safta durduklarımızla farklı yollara atmayı ve saflardan öncede camilerimizi ayırabilmeyi başarmış.Şu cemaatin camisi, bu tarikatın yeri gibi sözlerden bahsediyorum en fenası ise:"Kadın camiye girmez! Çocuk camide koşmaz! Daha camiye gitmek için gençsin!" gibi trajikomik bilinçalçaklığı yapan kahve altı zihniyeti ve çaybardağı altlığı olarak kullanılan köpük kadar sönük bir şuurdur.
İşte Camiakademi bu dert ile dertlenmiş bir imam ve OMÜ Kampüs gençleri ile yola çıkılmış bir proje.Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından desteklenen ve bunun Türkiye'de tüm üniversite camilerinde olması planlanan bir proje. Beni heyecanlandıran kısmı ise tefrika virüsünü etkisiz hale getirmeye yönelik girişimler ve bu derdin devası olacak gayretler. Şimdi burası böylece kalsın başka zaman dilimine gidip gelelim.
OMÜ' ye Uludağ Üniversitesinden geçiş yapmıştım. Korkularım vardı ve dualarım buranın bana daha hayırlı olması yönündeydi. Bir gün kız arkadaşlarımla dini muhabbet edebileceğimiz bir yerin ihtiyacı zuhur etti. Aklıma kampüs camide ki etüt merkezi geldi. Kampüs camii Uzman İmam-hatibi Mehmet Atalay hocamıza bir mesaj atarak hanımlar olarak burayı kullanma yönündeki beyanımızı bildirdik.Bizi şaşırtan şey ise hocamızın hiçbir koşul öne sürmeksizin mekanın kapılarını bize açması ve kullanacağımız günleri bildirmesi idi. "İSTEDİĞİNİZ GİBİ, ORASI SİZİN " sözünü nasıl unutabilirim?
Camiye geliş gidişlerim sıklaşmış ve artık Camiakademi adı zihnimde ve gönlümde yer etmişti. Çünkü kampüste gençliğin ahvalinden uykusu kaçmış kardeşlerim varmış. Kendi yaşıtlarını camiye çekmek için CAMİİ'de sabahlayan yiğitler varmış. Besmelesi ve meselesi olan bir avuç insan varmış. Bunu duymak ne büyük mutluluktu YA RABBİ!
Hanne'nin duası ile mabede Meryemce bir dokunuş için bir harekat düzenlenmeli idi. Artık vakti gelmiş olacak ki HANIMELİ çiçeğinin Camiakademide açması dile getirilmeye başlamıştı. Çünkü bir toplumda hanım,sağlıklı bir dini eğitim almazsa, yetiştireceği evladı da güzel ahlaktan yoksun oluyor. Efendimiz(sallallahualeyhivesellem)in dediği gibi 'Din güzel ahlaktır.' Hanım camiden uzak olursa, haya toplumdan geri duruyor. Üstadımın dediği gibi :" İnsanın en birinci üstadı ve tesirli muallimi validesidir." Tüm kalın duvarlara rağmen HANIMELİ KORDİNATÖRLÜĞÜ onları aşmış ve kampüse kök salmıştır. Şimdi bu zaman diliminin altın sayfasını kapatalım.
Neler yaşadık, ne güzellikler, ne muhabbetler... Hanımlar olarak gece camide sabahlayışımız mı? Mirapta Meryem( a.s.)'ma sarılışımız mı ? Ertesi gün gittiğimiz gezide tefekkürün dibine vuruşumuz mu? Ne yazsam eksik kalır ne ifade etsem hafif , yaşamak lazım... Her camide Camiakademi ruhununu da tatmak.....
Camide sadece 'MÜSLÜMAN' kimliğimizin olması lazım. Tüm gençlerin camide olması... Mabedli ve mektepli olunması lazım ve böyle bir gaye-i hayalimizin olması lazım Camiakademi; Kübbet'üs Sahramız, serili seccademiz, iblisten koruyan mabedin gölgesi, ruhların sarmaşdolaş gezdiği gönüller ve sonsuzluk muştumuz. Tüm firaklara inat visallerin tevhid yurdu .
Size bir cennet köşesi göstereceğim daha fazlası için Camiakademi.com u bir ziyaret edin ;)