Risale-i Nur emsali görülmemiş bir şaheserdir . Peki neden ? Daha önce yazılan hiçbir esere benzemiyor ve kendinden sonra da kendisi gibi bir eser ortaya konamayacaktır . Belki bazı yazılacak olan tefsirler yaklaşabilir ama Cenab-ı Hakkın özel ilhamlarına mazhar olan bir kitap olması itibarı ile Risale-i Nur'un eşi ve benzeri yoktur , kıyamete kadar talebeleri ile birlikte hükmünü devam ettirecektir .
Risale-i Nurlar herkesin kabiliyeti nisbetinde istifade edebileceği eserlerdir. Bu yüzden çokları diyor ki "eserleri anlamıyoruz , dili çok ağır . " " Sen kabiliyetin ölçüsünde anlarsın ! "Eserlerin içerisinde çok gezer dolaşırsan yavaş yavaş kabiliyetlerin artmaya başlıyor ve anlama yönlerin de artmaya başlıyor o yüzden bizim en büyük eksikliğimiz " anlamıyorum " değil "OKUMUYORUM ! " Anlamıyorum diyenleri anlamıyorum , yeterince okumayanlar neyi anlamayı bekliyorlar ? Daha çok okumalıyız , daha çok eserlerden istifade etmeliyiz ki kabiliyetlerimiz yavaş yavaş artsın. Mesela Sözler ? e ait olan kabiliyetlerim ne kadar ? Lem'alara olan kabiliyetlerim ne kadar ? Mektubat'ın üzerinde olan kabiliyetim ve hakimiyetim ne kadar ? Bu kabiliyetlerimi o eserlerin içerisinde çokça antreman yaparak arttırmalıyım . Okuma antremanları , ihlas antremanları , uhuvvet antremanları , tesanüd antremanları gibi pek çok manevi kondisyon çalışmaları Külliyat Akademisi içinde yer alan faaliyetlerdir . Ter akıtmadan kimse bu Akademide başarı beklemesin !
Risale-i Nur bir ağaç ise herkes boyunun yetiştiği yerden hakikat meyvelerini kopartıp yiyebilir . Fakat kimse de hissesiz kalmaz , herkesin Risale-i Nur'lardan bir hissesi vardır . En olgun meyveler ağacın en üstünde hakikat güneşinin mana ışıkları ile pişen meyvelerdir . Oradan meyve yemek ise manevi merdivenlerden çıkmak ile olur . O merdivenin basamakları , ihlas , uhuvvet, istiğna gibi mertebelerdir . Bu basamaklar birbirileri ile bağlıdır , bir basamak çürük olur ise diğerine basıp çıkmak oldukça zordur .
Risale-i Nur Külliyatı'nda belagat sanatı hakimdir . Çok yüksek konuları çok kısa vecizeler ile ifade etmiş . Belki külliyat açılsa yüzlerce külliyat içinden çıkabilir . Bazen bir kelimede bir kitap yüklüdür . O yüzden Risale-i Nur okuduğumuz zaman manevi olarak çok doymalar yaşarız . Demek ki Risale ? i Nur Külliyatı bir çekirdek ve tohum hükmündedir o tohumu okuma suları ile yeşertmeli ve asıl külliyatlara ulaşmalıyız .
Risale-i Nur eserleri dikkat ve sebat ile yani bağlılık ve devam ile gazete gibi okunmaz ise bazı hakikatler daha iyi anlaşılır . Hiçbir açıklama ve şerh ve izah aslının yerini tutmayacağı ve aslı gibi feyz vermeyeceği gibi yapılan açıklamalar ile ancak hakikatlere bir tanım yapılabilir ve manaya sevk edilebilir. Biz Risale-i Nur'u tanımak ve anlamak istiyor isek Risale-i Nur'ları (orjinalinden) çok okumalıyız , müzakere etmeliyiz ve yaşamaya çalışmalıyız vesselam ...
Türker ELMAS