Kehf Uyanıyor!

24 Haziran 2015, 11:36
Yemliha, Mekselina ve Mislina, Ve Mernuş, Debernuş ve Şazenuş.

Onlar üçtür, dördüncüleri köpekleridir dedi bazıları

Diğerleri de, "Beştir, altıncıları köpekleridir," diyecekler.

Başkaları ise, "Yedidir, sekizincileri köpekleridir," diyecekler.

De ki, "Onların sayısını en iyi bilen Rabbimdir.

 

Ben, sayısını Rabbimin bildiklerinden yalnızca biriyim. Köpeğim, nefsimdir benim. Mağaram, evim. Nasıl ki köpekleri mağaranın girişini tuttuysa Yedi Uyurların, öyle serdim nefsimi dünyayla arama perde misali. Ve perdenin gerisinde beklerim uyanış vaktimi şimdi.

 

Yemliha, Mekselina ve Mislina,

Ve Mernuş, Debernuş ve Şazenuş.

 

Adım Sin ya da Şın; Sad ya da Dad. Bilirim ki isimlerin ardında gizlidir gerçek Zât.

 

Halk Yedi Uyurların yerini soruyor:

Afşin, Efes, Tarsus?

Suriye, Afganistan ya da Tunus?

 

Oysa değil, hayır değil! Her şehirde bir ev, her evde bir mağara, her mağarada bir yedi uyur var. Vaktin gelişini bekliyor onlar. Konuşacakları güne kadar, hepsi sus pus duruyorlar.

 

Uykuda olmalarına rağmen onları uyanık sanırsın

Onlara baksaydın elbette onlardan dönüp kaçardın

Ve onlardan dolayı korkuyla dolardın.

 

İnsanların içinde, kalabalıkların tam ortasında. Herkes gibi ama farklı. Aynı, yine de ayrı. Görünmeyen duvarlar ardında, bir nefes kadar yakın, bir yıldız kadar uzak. Yakına gelen çok durmaz, döner gider; sırrını soracak olsa duyacaklarından korkar, kaçar gider. 

 

Gençler mağaraya sığındıklarında, "Rabbimiz bize merhametini yağdır ve bu durumdan bize bir kurtuluş yolu göster," demişlerdi.

 

Dua eder onlar kuytularda. Elleri göğe açık, bakışları şah damarlarında. "Basu Badel Mevt" haktır derler, çünkü bunun açık kanıtıdır onlar, bunu bilirler.

 

Onlar mağaralarında üç yüz yıl kalıp dokuz arttırdılar.

Onların orada ne kadar kaldıklarını ALLAH daha iyi bilir.

 

Uzun hem de pek uzun bir süredir mağarada uykudayım. Beni gören, uyanık sanır. Herkes gibi güne başlar, herkes gibi bitiririm. Rabbim tarafından sağa sola çevrilirim. Ama uyanma vakti yakındır, bunu bilirim. Cebimde gümüş paralar, şehre gönderileceğim günün gelişini beklerim.

 

Rabbinin Kitabı'ndan sana vahyedileni oku. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O'ndan başka bir sığınak da bulamazsın.

 

Ben Kehf halkındanım. Mağaram evim, köpeğim nefsimdir benim. Kapıma kilit vurdular, tüm çıkışları kapattılar ama ölmedim. Yüzyıllar boyunca süren uykumdan, artık uyanmak üzereyim.

Diğer Haberler
Oda Orkestrası ve Kur'an
Bir Mevsim, Üç Düğün
Ben Filistinim!
Düalite - Hayatın Gerçeği (mi?)
Ne oldu sana?
Zıtların Dünyası
Çiçeğin adı gül, Şehrin adı İstanbul
Otuz üç!