Hadislerdeki Nuru Görebilmek

28 Haziran 2017, 01:33
Selamun Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatuhu

Hadislerdeki Nuru Görebilmek

اللَّهُ نُورُالسَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ    

(Allah göklerin ve yerin nuru’dur.)

Selamun Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatuhu

Sevgili Kardeşlerim!Hepinizin Ramazan’ı şerifini şimdiden tebrik ederim.Seksen sene manevi bir ömür kazanmamız ümidiyle Allah’ın ve Rasul’u Ekrem(a.s.m.)’in nuru hepimizin üzerine olsun.Allah hepimizi nuruyla nurlandırsın ve nurundan ayırmasın inşaAllah.

Kardeşlerim!Bu Ramazan-ı şerif’te aklıma gelen ve çevremdede çok karşılaştığım bir hususu sizlerle paylaşmak isterim.Safi akıl insanların,farkında olmadan en çok taaruz ettikleri bir takım hadisler konusunda sizlere görüşlerimi anlatmak ve bu şekilde hadisleri hep birlikte muhafaza etmekten büyük mutluluk duyacağım.Son zamanlarda(özellikle arkadaş çevremde) insanların ve medyatik hocaların Peygamberimiz(a.s.m.)’in hacamat kanının içilmesi ve bu şekilde içen sahabenin nurlanması tarzındaki hadislere ciddi taaruz ettikleri tartışılmaz bir gerçek.Ve bu hadis-i şerifleri büyük muhaddislerin rivayet etmesine bağlayarak o muhaddislerin kitaplarınıda inkar etmeleri de karşılaştığımız safsatalardan biri.Peki böyle bir durumda biz ne yapmalıyız?Safsatacılar gibi kolaya kaçıp hadisi inkar mı etmeliyiz?Yoksa Bediüzzaman(R.A.) gibi,İmam-ı Gazali(R.A.) gibi Peygamberimizin(a.s.m.) Nuru’nu mu göstermeliyiz?

Aziz Kardeşlerim!Öncelikle hadisi bir hatırlatalım: Abdullah b. Zübeyr sekiz dokuz yaşlarındayken, Rasulullah (a.s.m) kendisine hacamat ettirdiği kanını toprağa gömmesi için bir kap içinde vermiş, Abdullah ise oradan ayrıldıktan sonra tek başına kalınca, kanı gömeceği yerde içmiştir. Geri dönüp gelince Resulullah (a.s.m): "Ne yaptın?" diye sormuş, o da: "Onu ortadan kaldırdım." demiştir. Hz. Peygamber (a.s.m) durumdan şüphelenip:"Herhalde onu içtin?" deyince Abdullah: "Evet!.." demiştir. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (a.s.m): "Kanı kanıma karışana ateş temas etmez." buyurmuştur.

En baştaki yazımda da belirttiğim üzere peygamberimizin de bir nuru vardır.Peygamberin Nuru’da zaten Allah’ın Nuru’dur.Allah’ın nuru Peygamberimizin(a.s.m.)sadece sözlerine veyahut fiillerine sirayet etmemiş,aynı zamanda bütün beden-i hüceyresinede sirayet etmiştir.Bedeninde ki bütün her şey nurludur,nuranidir.Efendimiz(a.s.m.)’in bütün beden-i hüceyresinin nurlanmasını doğal olarak sahabeler de görmüştür.Belki bazı sahabelerin  islamın yeni inkişaf etmesine bağlı olarak heyecan ve iştiraklada böyle bir durum meydana gelmiş olabilir.Ama bu peygamberimizin(a.s.m.) ve sahabelerin makamını ve hadisin doğruluğunu değiştirmez.Peygamberimiz(a.s.m.)’in nurani oluşuda bu hadisin doğruluğunu gösterir.

Sevgili Kardeşlerim! Eskiden büyük zatlar(İmam-ı Gazali(R.A.),Ebu Hanife(R.A.)….) tefsirlerinde bir hadis belirttiklerinde,ilim ile meşgul olan zatlar,hadisin sahihliğiyle veyahut doğruluğuyla ilgilenmez,bizzat manasına odaklanmaya çalışırlardı.Günümüzde ise insanlar bu tefsirleri okurken,nedense hadisin kaynağından tutun ta rivayet eden sahabeye kadar sorguluyorlar.Bu kötü bir şey değil aslında.Lakin neden büyük zatların sözlerine insanlar teslim olamıyorlar.O zatlar hadislerde ki nuru görebildikleri için bunları eserlerine alıyorlar.Ve bu hadiste,en başta Risale-i Nur’da olmak üzere çoğu tefsirlerde de mevcuttur.O zaman bize mantıksız geliyor diye bu hadisi inkar mı etmemiz lazım?Veyahut her şey bizim küçük aklımıza sığacakmış gibi,aklımızın almadığı her hadisi inkar mı etmemiz gerekir?Bunların cevabını sizin vicdanınıza havale ediyorum.İman tevhidi,tevhid de teslimi gerektirdiği gibi ilimde teslimi gerektirir.

Aziz Kardeşlerim! Yazımı bir hikaye ile noktalamak isterim.Eski zamanlarda ki büyük muhaddislerin, duydukları hadislerin sahihliğini öğrenmek için gittikleri bir çoban varmış.Bu çobanda âma,yani kör bir zat imiş.Bu çoban hangi hadise sahih,hangisine uydurma derse,muhaddisler kontrol ettiklerinde hakikaten sahih dediklerinin sahih,uydurma dediklerinin de uydurma oldukları görürlermiş.Bir muhaddis çobana sormuş:’Sen âma(kör)sın.Hayatında hiç hadiste okumamışsın,nasıl oluyorda hadislerin sahihliğini veyahut uydurma olduğunu anlıyorsun.’Çobanda demiş:’Siz Efendimiz(a.s.m.)’in sözünü söylediğinizde,ağzınızdan bir nur çıkıyor ve bende bunu görebiliyorum.Gördüğümde diyorum bu Efendimizin(a.s.m.)sözüdür diye.Eğer o nuru göremezsemde bu Efendimizin(a.s.m.) sözü değildir diyorum.’

 

Kardeşlerim! Hepiniz Allah’a emanet olunuz.Allah hepinizden de razı olsun inşaAllah.Allah sizi nuruyla nurlandırsın ve nurundan ayırmasın.Selametle……..

Diğer Haberler
'Meded ya Geylani(K.S.)!' şirk midir?
Nokta-i Nazar Manzarayı belirler.
Bir Hadis Bir Saray Misali...
Mezheplerden Hangisi Doğru Acaba?
Hadislerle Kemale Ermiştir İslam
Yaş Kuru her şey nasıl Kur’an’da yazıyor?
Herşey Kur'an mı?Gelin Bakalım!
'Bence bu hadis değil'miş miş miş...