Sevgililer Günü

15 Şubat 2017, 19:20
Yine bir sevgililer günü akşamıydı,

Onlarca seyyar çiçek satıcıları vardı etrafta, insanlar bukle bukle çiçekler, büyük demetlerde güller ile dolaşıyordu cadde ve sokaklarda. Ben ise koşar gibi yürüyor, sağa sola yön değiştirmelerle ilerliyordum kalabalık Kızılay caddelerinde. Durağa vardığımda her zamankinden daha heyecanlıydım ve korkuyordum; kaçırmış olabileceğimi düşündüğümde otobüsü. Neyse ki çok beklemedim. her zamankinden daha da erken geldi, belki de bu özel gün için işlerimi kolaylaştırıyordu Yaradan.

Alelacele bindim, bir yandan telefonumu yokluyor, arayan var mı diye bakıyor, öte yandan tıkanan trafiğin gecikmeme sebebiyet vereceği kaygısını taşıyordum. Kalabalık ile yoğrulan yolculuk geç kalmanın da etkisiyle beni bunaltmış, daralmıştım ki evimin hemen karşısındaki durakta açılıverdi kapılar. İner inmez karşı köşedeki bakkala koştum; 2 ekmek, 1 küçük yoğurt birde bizim ufaklığa sevdiği atıştırmalığı alıp evin yolunu tuttum. O sırada telefonum çaldı, arayan kişi “Akşamki programın saatini soruyordu”. 

Eve vardığım da kapının açılmasıyla beraber selam verip içeri girdim, “Hoş geldin baba” demesini yeni öğrenen oğlumu kucaklayıp öptüm ve üzerimi değiştirmek için acele etmeye başladım. Bir yan dan da eşime “Birazdan arkadaşlar ile görüşeceğiz, Hafta sonu bir hak dostu komşu ilimize ziyarete geliyormuş, bizlerde gidip kendisini görmeyi, nasihatlerini dinleyip bir hayır duasını almayı murad ediyoruz. Toplanıp kim gelecek ne zaman gideceğiz’ in ayrıntılarını konuşacağız, yemeğe kalamayacağım döndüğümde yerim” diyordum. Yani bunun içindi bütün acelem, sahte günler, uydurma etkinlikler ile ilgilenmiyordum.

Kökeni Katolik inanışına dayanan “Aziz Valentin Günü” batıda hoş karşılanan,derin çığırtkanlıklar yapılıp sevimli gösterilen bir gün olması, Ülkemizde de her geçen sene daha da çok kabul görmesini sağladı. Medyanın önderliğini yaptığı bu tür faaliyetler esasında hoş karşılanacak şeyler değildir. Sevgililer günü temalı haberler yapıp, insanların o güne olan ilgilerini artırmayı hedefleyen kitleler özendiricilik başta olmak üzere israf, maddi sıkıntı ve insanlarda manevi tahribatlara sebebiyet veriyorlar. 
Bugün bizler Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.a.v)’in ahlakı ile ahlâklanabilmiş bir toplum olsa idik, geçirdiğimiz her günü sevgililer günü bilir, sevgimizi ve sevildiğimizi her daim anlardık. Hediye alıp karşındakini memnun etmeyi, Efendimizin Sünnet-i Seniyyesinden olduğunu düşünerek yapacak olsak, hem ecir kazanır hem de ziyadesiyle keyfiyet duyardık. Yaradan Kur’an da "Allah`ın Resûlünde sizin için kendisine uyulacak en güzel örnek ve nümûneler vardır." (El-Ahzâb, 21) diye bildiriyor. Efendimiz de Hadis-i Şerifinde “ Ziyaretleşin, hediyeleşin, çünkü ziyaret sevgiyi perçinler, hediye de kalpteki kötü duyguları söker atar” buyuruyor. 

Teknoloji çağının zirve yaptığı Ahir zaman da; Din, Aile, Örf ve Kültür kavramları üzerinde durulmuyor. Ulaşım kolaylaştı ama ziyaret yapılmıyor, Bol internet paketli ve binlerce dakika yüklü cep telefonları elden düşmüyor ama hatırlar sorulmuyor, “Gönlümden Koptu” cümleleri ise geride kaldı. Toplumumuzun ortak değerlerine hep birlikte sahip çıkmalı, Dini mübin-i İslam’ ı yaşamaya gayret göstermeli Efendimizin Sünnetlerine (Yaşantısı, ahlakı ve açtığı yola) bağlı kalarak Mümince bir hayat sürmeliyiz.

 Aman efendim bir sevgililer günün den buralara nasıl geldin diye soracaklar da çıkacaktır elbet, Helalinin her gün sevgili olduğu günlerden, bir yılda bir güne sıkıştırdığımız sevgililer günü'ne nasıl geldiysek öyle geldim.

 Vesselam.

Diğer Haberler
Akdeniz Isındı
Kalplerimiz Uyuyor
Dünya Kadınlar Günü!
Kaynayan Sular
Hayır diyen Hain midir?