Devir öyle bir devir oldu ki; doğru olsun,olmasın eleştiri yapmayı ekmek kapısı olarak görenler çoğaldı.
Adab-ı muaşeret diye bir şey vardır be ! Yazıklar olsun size. Bir konu açılır,delinin biri bir kuyuya taş atar, yüzmeyi bilmeyenler bile o eleştiri havuzuna atlayıp bir yerlerden nemalanmak için o havuza balıklama dalarlar. Eeee sonunda ne olur; o havuzda boy veremeden boğulur gidersin.
Neyse girişimizin sinir katsayısı biraz fazlaydı ama, konuyu daha yumuşak hale alayım. Öyle bir devirdeyiz ki özentinin, göze girmenin, bir yerlerden nemalanmanın zirve yaptığı bir dönemdeyiz. Bunu yaparken de karşı tarafa yaranma argümanı olarak, karşı tarafın duymak istediği dili ve üslubu kullanmak da usta hale gelmiş karakterler çoğalmaya başladı. Bu tür kişilikler bulunduğu yere yaranmak için çok sağlam manevralar yaparlar ve bukalemunla yarışır hale gelirler. Bu manevraları yaparken kafaları bilgisayarın Ram’i gibi çalışır. Yani yaranmak istediği taraf neyi eleştiriyorsa bu karakterler bu eleştiri havuzunun derinliğine bakmadan balıklama atlar, ve hak hukuk gözetmeksizin bilgisiz, kaynaksız bir şekilde eleştirmeye başlar. Yeter ki nemalanacağı yerin istediği dilden konuşsun gerisi önemli değil. Hak, hukuk, ölçü, adab bu kişilikler için önemli değildir. Ve işin en acınacak kısmı bu kişiler kendilerini oldukça entellektüel, okur yazar, bilgi deposu olarak gösterirler. Yani kendileri her zaman bulunmaz hint kumaşıdır. Tabi bunun sonucu olarak yarandıkları kesim bu karakterlerin bu yönünü keşfedince havuzu daha çok suyla doldurup bu tiplerin havuzdan hiç çıkmamasını isterler. Tabi bu havuzda yüzme bilenler bir süre ekmek yerler, nabıza göre şerbet verirler ama kazara karşı tarafın istediği tarzda eleştiri yapmazlarsa kalemlerine kramp girer ve suda boğulup giderler.
Sonuç olarak; eleştiri yapmak herkesin hakkıdır ama sahih ve kaynağa dayalı eleştiri her daim kazanır ve beğeni alır. Amma ve lakin senin eleştiri yapacağın iraden başkaları tarafından kumanda ediliyorsa vay haline…Kısa bir süre bu eleştiri havuzundan ekmek yersin ama sonrasında ya boğulur ya da sudan öyle bir çıkarsın ki uzun süre kendine gelemezsin.