Öyle bir inanç öyle bir din düşün ki seni ve senin gibileri ölümden kurtarsın !  Bu yetmez miydi seni saygıya ,sevgiye inanca  sevk etmeye? Öyle ki kızların diri diri toprağa gömüldüğü bir zamanda kız çocuklarını omuzunda taşıyan bir Peygamberin ümmetiyiz  ! Şimdi ise dinini, yaratılış sebebini  bilmeyen cahiliyeden kurtulmuş (me)deniyyet aşıkları taife-i nisa ! Ne kadar minnettarız acaba cahiliye devrinden bir kız olmadığımıza…

Ne yazayım ? Ne aktarayım size yaşlı gözlerden hüzün  dolu sineden. Sanki çığlıklar atıyor kalbimde. Nerden başlanmalı söze yahut geç kalınmış bir meseleye? Biz kimdik ? Ne idik ? Ne içindik? İşte burada tüm mesele. Bir reklam afişinde yer alacak kadar basit miydi yaratılış sebebimiz? Hani nerde kadın haklarını savunan taife? Peki ya her şeyi geçtim hani nerde utanma hissi? Ar damarı çatlamış adeta neslin! Kangren olmuş kalp, göz, beyin…

Yıllardır anlam veremediğim reklamlardan yine bir tanesi bu günlerde geldi bağdaş kurdu en hassas duygularımın ortasına. Bir kadın bir reklam. Bu kadar mı yaralar kalbimi. Öncelikle anlam vermeye çalıştım . Acaba uzun makarnayı tek nefeste yiyen kadını , reklam da oynatarak neyi anlatılacak diye merak ile sonucu beklerken bir de ne çıksın neticede ? Elektrik süpürgesi reklamı. Hay Allah ! Şimdi hangisine yanayım “tek seferde temizler “ sloganına mı? Kadını süpürge yerine koyduğuna mı ? Tek seferde temizler diye ifade ettiği  bir nimet. Süpürge ile aynı işlevi gören kadın. Sizce bu ne kadar normal ?

İtirazım var ! Beni ahsen-i takvim suretinde yaratıp İslamiyet ile cennetini  ayağıma seren, değerleri bende güzel kılan Rabbimin nimetini itham edenlere itirazım var. Kadın hakları deyip şu ehemmiyetli meseleyi göz ardı eden duyarlı (!) halka itirazım var. Yerlerde paspas gibi çiğnenen broşürlerde taife-i nisanın hakkını aramayan her hemcinsime itirazım var! Bir nur vardı bizde takılıp kalıverdi maziye… Nereye kayboldu iffet ? Nerede kaldı pür-i pak taife- nisa ? Nerede hayaline ve gözüne haram değmeyen Fatıma!

Unutmayalım ki “Sizdeki gençlik kat’iyen gidecek. Eğer siz daire-i meşruada kalmazsanız, o gençlik zayi olup, başınıza hem dünyada, hem kabirde, hem âhirette, kendi lezzetinden çok ziyade belâlar ve elemler getirecek. Eğer terbiye-i İslâmiye ile o gençlik nimetine karşı bir şükür olarak iffet ve namusluluk ve taatte sarf etseniz, o gençlik mânen bâki kalacak ve ebedî bir gençlik kazanmasına sebep olacak.Madem hakikat budur. Ve madem her güzel, güzelliğini sever ve elinden geldiği kadar muhafaza etmek ister ve bozulmasını istemez. Ve madem güzellik bir nîmettir. Nimete şükredilse mânen ziyadeleşir. Şükredilmezse değişir, çirkinleşir. Elbette aklı varsa, hüsün ve cemalini günahları kazanmak ve kazandırmak ve çirkin ve zehirli yapmak ve o nimeti küfran ile medar-ı azab bir surete çevirmekten bütün kuvvetiyle kaçacak. Ve o fâni, beş-on senelik cemâli bâkileştirmek için, meşru' bir tarzda istimal ile, o nimete şükredecek. Yoksa ihtiyarlıkta uzun zaman istiskale maruz kalıp, me'yusane ağlayacak.

Eğer terbiye-i İslâmiye dairesinde, âdâb-ı Kur'aniyezînetiyle o cemâl güzelleştirilse; o fâni hüsün, mânen bâki kalacağı ve Cennet'te hûrilerin cemalinden daha şirin ve daha parlak bir tarzda kendine verileceği hadîstekat'iyetle sabittir. Eğer o güzelin zerre miktar aklı varsa, bu güzel ve parlak ve ebedî neticeyi elinden kaçırmayacak...

Ama eğer o güzelin zerre miktar aklı varsa…

Hatırlatmalıyım ki bizi hayvanlardan ayıran nimet akıldı. Ne demiş usta şair: “Medeniyet dediğin açmaksa bedeni, demek ki hayvanlar insanlardan daha medeni.” Ey gönlüm ağla ve deki bilseydin ecdadı yemezdin batıdan gelen her haltı ! Gözümüzün dahi hakkını, bir ömür ibadet etsek dahi ödeyemeyeceğimizi bildiğimiz halde nedir emanete bu denli müşteri arama derdi !

Bir gönüldaş mübarek bir gecenin eşiğinde şöyle yazı vermişti :

“Maziye baktım gördüm ki kadın sedeften bir parça

Ashaba baktım kadın iffetiyle kamerden bir lem’a

Şimdilerde kirli paslı adeta!

Nefisperestlerin gözünde niza' değecek bir meta’!

Aziz ve bir o kadar müdakkik gönüldaş! Porselen reklamından tut ta araba lastiğine kadar indirgense de şu aziz ve latif taife-i nisa benliği, ben ümit varım ki sessiz kalmayacak buna nesl-i ati !