MİLLİYETÇİLİK VE MİLLİ GÖRÜŞ İLKESİ TAVİSTOCK'UN KORKULU RÜYASIDIR

 Milliyetçilik ve milli görüş, batılı batıl bilim adamlarının fikir üretme kulüplerinde oluşturup daha sonra Tavistock (tavır) Enstitüsünde geliştirilerek davranış bilimleri adında psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve psikiyatr alanlarda hazırlanan soysal yasam politikalarının coğrafyalara dağılımı ile süregelen ‘‘kitle kontrolleri’’ uygulamasını çökerten teorinin adıdır.

Aslen İngiltere’de kurulan ve ABD’de merkezlenen Tavistock (tavır) Enstitüsü Dünya coğrafyalarını bünyesindeki keşifler ve keşişler aracılığı ile fişleyip raporlarken Türkler için ‘‘Küllerinden doğmak’’ tabirini kullanmışlardır. Bu tabirin analizine yöneldiğimizde milli duyguların oluşturduğu refleksle harekete gecen düşüncelerin milli bir görüşte bütünleşerek dışarıdan dayatılan senaryo odaklı kumpasların bertaraf edilmesidir.

Milli görüş; binlerce yıllık tarihi olan bir milletin taklitçi olmasını, Batı hayranı taklitçiler tarafından yönetilmesini görmek değil, düşünmek bile akıllı, bilinçli, şuurlu bir Müslümanı üzer. Çeşitli bilim dallarında Batılılara ve tüm dünyaya örnek olmuş bir milletin evlatları taklitçi olamaz ve taklitçilerin peşine gitmelerine müsaade edilemezdi. Çünkü taklitçilik sömürülmeyi, ezilmeyi gerektirir ve kalkınmayı, büyümeyi, ilerlemeyi önler. Taklit edilen at hızıyla ilerlerken, taklit eden kaplumbağa yürüyüşüyle mesafe kat ederek ilerler. Millî Görüş, Türkiye'nin kendi insan ve ekonomik gücü ile kalkınabileceğini, öz değerlerini koruyarak, arkasına tarihinin verdiği kuvveti alarak daha hızlı adımlarla yürüyebileceğini savunur. (Necmettin Erbakan)

Milliyetçilik; Tarih ve medeniyetini sevmek, milletini sevmek, ülkesini sevmek ve devletine sadakat ile bağlanmaktır. Bir ırk ve millet ayrımı veya bu alanlarda bir üstünlük değil, tam aksine millet bütünlüğü içerisinde, memleket davasında, vatan şuurunu gözeten vatandaşın sergilediği milli tavrın adıdır. (Alparslan Türkeş)

Tarihte her toplumun bir kimliği ve bir medeniyeti vardır.  Bu kimlik ve medeniyet kulvarında hayat sürerken üstünlük veya ayrım unsurlarına odaklanılmamalıdır. Mukaddes değerlere bağlı olarak manevi duyguların güçlenmesi ile milli duyguların her zaman korunaklı bir şekilde hayat sürmesi sağlanmalıdır. Milliyetçilik ayrım yapmak değil, temel değerlere bağlı olarak güncel hayatın akışında yerli ve milli çözüm politikalarını milli bir görüş içinde inşa edilmesidir.

Dışardan ithal edilen fikir ve düşüncelerin etkisiz hale getirilmesi adına tarihi değerleri ve müktesebatları iri ve diri tutabilmenin dayanağıdır. İlkelerin Ülkü olduğu ve bu doğrultuda hedefe ulaşmak için gayretlerin sarf edildiği zaman diliminde tarihi unutmamak adına pusulanın adıdır.

Milliyetçilik; ülkenin milletin, devletin çıkarlarını her zaman ön planda tutmak, konulara kişisel değil milli bir şuur ile yaklaşmanın adıdır.

Her toplum ve millette var olan bu değer o toplum ve milleti başarıya götürür. Milli bir refleksten yoksun kalan toplumlar ise ayrışmaya ve çıkar çatışmasında vakit harcamaya kısacası kendi içinde kandırılmaya mahkûmdur.

Bugün ülkemizde en büyük eksikliklerden biriside milliyetçilik ve milli görüşün tanımında yanlış izlenimler ile zihinde farklı bir bakış açısının oluşmasıdır.

Milliyetçilik ve milli görüş ilkeleri;

1.      Kutsal olan değerleri; Allah’ı, Kur’an-ı, peygamberi tanımak

2.      Tarihini, toprağını ve atasını tanımak

3.      Vatanı, bayrağı ve ordusunu sevmek ve korumak

4.      Bir olmak, diri olmak, iri olmak

5.      Milleti sevmek ve korumak

6.      Ülkesini sevmek ve korumak

7.      Devletini sevmek ve korumak

8.      Kanunları sevmek ve yaşayarak korumak

9.      Uluslararası ilişkilerde millet ve memleket menfaati gözetmek

10.  Güçten yana değil doğrudan ve haklıdan yana olmak

11.  Tüketen değil üreten bir toplum olabilmek için gayret sarf etmek

12.  Siyasi mücadeleden arınıp memleket sevdasında buluşmak

13.  Koltuk hevesini bırakıp millet davası ile onurlanmak

14.  Arsızlık, hırsızlık, uğursuzluk, yalan ve hileden uzak durmak

15.  Kendine istemediğinin tavrı bir başkasına uygulamamak

16.  Vatan ve Cumhuriyetin çalışkan insanların omzunda yükseleceğini bilmek

17.  Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır ilkesini yaşamak ve yaşatmak

18.  Kamu düzenini gözeterek kamu malını korumak

Ülkenin refahı, milletin selameti ve devletin bekası için yerli ve yabancı emperyalizme, kapitalizme, küreselizme ve her türlü sömürücü unsurlara karşı durmak ve bu unsurları mağlup edecek ruhun şekil almasındaki ana mecrada oluşan milli bir strateji ile hile ve tuzaklara karşı düşünce reflekslerinin adil bir şekilde çalışmasına olanak sağlayan ilkedir.

Serdar Bozdoğan

Araştırmacı Yazar