Zayıf Hadislerle amel etmek

Zayıf Hadislerin Doğuşu

Esselamu aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatuhu 

Sevgili kardeşlerim.Bu yazımı ne yazık ki biraz geç yazdım.Malumunuz daha fakültem bitmiş değil.Sınav haftasından kaynaklı olarak yazmaya kısa bir süre ara verdim.Nihayet sınavım biter bitmez gelip bilgisayarımın başına oturup,en başta kendime,sonrada sizlere yazmaktan büyük mutluluk duyuyorum.İnşaAllah  bu yazım imanlarımıza bol bol kuvvet verir.İslam’a halel verecek bir yığın sapık görüş ve düşüncenin hakim olduğu şu zamanda imanlarımıza hep birlikte kuvvet verelim inşaAllah.

Sevgili kardeşlerim!Şu zamanda,insanların,kitaplardan çok insanları okuyup anlamaya çalıştığı bir devirde yaşıyoruz.Ne yazık ki kitap okuma alışkanlığımız(bende de olmak üzere) çok yok.Bu yüzden tahrip olmamız daha kolay.Bir takım insanların bizim cehaletimizden faydalanmaları da tartışılmaz bir gerçek.Ve şu zamanda da insanların zayıf hadislerle ilgili şüpheye düştüğü hepimizin bildiği bir durum.Peki zayıf hadisler yalan mıdır?Bu sorunun cevabını hep birlikte bulalım kardeşlerim.

Günün birinde bir toplu taşıtta çalışan bir muavin,müşteri kazanmak için durak isimlerini yüksek sesle insanlara haykırıyor:’Eyübe gider,’eyübe gider,eyüp,eyüp’ diyormuş.Ardından oradan geçen ayyaş bir adam bunu duyunca kızmış ve muavinin yüzüne bir tokat atmış ve demiş ki:’O senin askerlik arkadaşın mı lan!Eyüp sultan diyeceksin’.Bu hikayeyi ilk duyduğumda çok sevinmiştim.Çünkü her ne kadar günahların revaçta olduğu bir devirde yaşasakta,insanların iman hassasiyetine sahip olduklarını anladım.Ardından aklıma bir şey geldi.Günahkar bir adam dahi sahabiye karşı bu kadar hassas.Peki peygamber(a.s.m.)’e hassasiyeti az olur mu?Tabiki de hayır.O zaman hep birlikte biz insanların imanıyla,sahabelerin imanını bir kıyas edelim.Sahabelerin makamına yetişilemeyeceği ehli sünnet’in kaidelerinden biridir.Şuan ne kadar hayırlı amel yaparsak yapalım,sevaplarımızın bir mislide onların defter-i hasenatına kayıt edilir.O yüzden sahabelerin makamına yetişilmez.Peki sahabelerin efendimiz(a.s.m.) ile ilgili hassasiyetine gelince,onlar elbette bizlerden bu konuda daha iyiler.Daha iyi olmasalar Allah(C.C.) onları o zamanda yaratmazdı.Ve bir sahabe her ne kadar(yüz bin defa haşa) gafil olsada,peygamberimiz konusunda büyük bir hassasiyete sahiptir.Her ne kadar(haşa ve kella)yalan söylemiş olsada peygamber ile ilgili bir haber verirken titrer ve ürperir.Bunun örneklerini kendimizden ve çevremizdekilerden az çok görebiliriz.Bu yaşıma kadar arkadaşlarımdan gafil olanlar dahi peygamberimize(a.s.m.) daha bir kötü durum addettiklerini hatırlamıyorum.Binaenaleyh sahabeler dahi bu konuda bizden yüz kat fazla hassasiyet göstermiş oldukları büyük bir hakikattir.Zayıf hadislerinde geliş stilinde ifade-i anane mevcuttur.Hadisler sahabenin doğruluğuna göre zayıf veya sahih hükmünü almıştır.Büyük muhaddislerde önceki yazımda belirttiğim gibi,hadisi büşbütün yalanlamamışlar,ama zayıftır diye kitablarına almışlardır.Buraya biraz dikkat etmenizi tavsiye ederim.Ortada bir yalanlama veyahut ‘amel etmeyin’ diye bir husus olamaz.Olsa zaten bizlerden daha hassas muhaddisler olaya el atıp o hadisleri kitaplarına dahi almazlardı.Zaten hadisleride muhafaza etme sebeplerinde bizlerin okuyup imanlarımızı kurtarmak ve Rasullullah(a.s.m)’a itaat etmemiz içindi.Bütün bunlar karşısında hala hadislerle amel edilmez diyen insan dahi olamaz.Çünkü hadisler bizleri Kuran-ı Kerim’den alıkoymaz.Aksine daha iyi anlamamıza vesile olur.(Namaz gibi)Zayıf hadislerde de amel edilmeyecek bir durum söz konusu değildir.Sadece zayıftır o kadar.Okunmaz değillerdir.Amel edilmez değillerdir.Ama hadis okumanın da bir usulü vardır.Bu ilmi öğrenipte hadis okumak daha sağlıklı ve daha güzel olur.

Sevgili kardeşlerim!Sizleri çok fazla sıkmak istemiyorum.O yüzden fazla uzatmayacağım.İmam-ı Buhari(R.A.) hadisleri alırken o kadar hassas davranmıştır ki,atına yanlış yem verdiğini görenden dahi hadis almamış.Ve aldığı her hadisi kitabına yazarken peygamberimiz(a.s.m.)’ın kabrini ziyaret edip iki rekat namaz kılarmış.Hadisin yalan olma korkusundan dolayı,eğer hadis yalansa’Allahım hadis yalansa kitabımdan çıkar’ diye dua edermiş.Ve daha nice muhaddisler dahi böyle hassasiyet gösterirmiş.Böyle hassasiyete sahip muhaddislerin kitaplarındaki hadisleri yalanlamak akıl karı değildir.

O yüzden hep birlikte daha çok okuyalım.İnsanların bizim cehaletimizden faydalanmalarına fırsat vermeyelim.Okuyalım ve okuyalım.Bu şekilde imanlarımıza kuvvet verelim.Şunuda sakın unutmayalım sevgili kardeşlerim:Peygamberimiz(a.s.m.)in nuru sahabelere,tabiinlere,tebei tabiinlere,muhaddislere,müceddidlere ve günümüze kadar ulaşmıştır.Bizlerde o nurdan ne kadar istifade edersek kardır.Allah’ın ve Rasulün nuruyla nurlanmanız ümidiyle sevgili kardeşlerim Allah’a emanet olun...

Eczacı Murat