DEVLET SİSTEMİNDE DÜZ VİTESTEN MİLLİ BİR OTOMATİK VİTESE GEÇME VAKTİ GELMİŞTİR

‘‘Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnızca ufku görmesi kâfi değildir, muhakkak suretle ufkun ötesini görmesi ve bilmesi lazımdır’’

DEVLET SİSTEMİNDE DÜZ VİTESTEN MİLLİ BİR OTOMATİK VİTESE GEÇME VAKTİ GELMİŞTİR

‘‘Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnızca ufku görmesi kâfi değildir, muhakkak suretle ufkun ötesini görmesi ve bilmesi lazımdır’’

Uzun bir mesafede yol alan son derece lüks ve konforlu bir arabanın (devlet) görevi misafirperverlikte sınır tanımayarak içerisindeki müdavimleri (millet) varmak istedikleri istikamete (muasır medeniyet) güvenilir, konforlu ve ivedili bir şekilde ulaştırmaktır.

O araçtaki koordinasyonu sağlayan şanzımanın (Milli Güvenlik Kurulu) yegâne görevi araçtaki bütün unsurlar ( kamu kurum ve kuruluşları) ile koordineli bir şekilde ve direksiyon koltuğundaki kaptanın (cumhur-başkanı) belirttiği güzergahta istenilen nitelikte yol alarak hedefe ulaşmaktır.

Devleti de bir araç olarak düşünürsek, bu aracın görevi ülkenin kalkınması, milletin korunması ve devletin bekasının temin edilmesi husussunda olmalıdır.

Devleti bir araç olarak düşünürsek, bu aracın şanzımanı ülkede genel koordinasyon ve milli güvenlik ve istihbarat konsorsiyumundan mükellef olan kurum başkomutan ve cumhurbaşkanı adına Milli Güvenlik Kurulu’ dur.

Bu aracın, kaptanı ve başkomutanı, cumhur-başkanıdır.

Bu aracın, fireni, yargı organıdır.

Bu aracın, gaz pedalı, yürütme görevi ile mükellef olan başbakandır.

Bu aracın, dikiz aynaları, milli basın yayın ve enformasyon mekanizmasıdır.

Bu aracın, bagajı ekonomi, maliye, teknoloji, tarım ve turizm sistemidir.

Bu aracın, far lambaları milli güvenlik siyasetidir.

Bu aracın, el fireni bizzat milletin kendisidir. ( lüzumsuz çalışmaz)

Bu aracın, bakım ve onarımı ile mükellef olan yasamadan sorumlu TBMM organıdır.

Bu aracın, ilerlemesine olanak sağlayan yakıt deposu milli hazine sistemidir.

Bu aracın, dış dünyaya tanıtımından sorumlu milli diplomasi sistemidir.

Bu aracın, dikiz aynası ve navigasyonu milli istihbarat sistemidir.

Bu aracın, hava yastıkları kamu güvenliği ve düzeni sistemidir.

Bu aracın, zırh kaplaması olağanüstü hal ve askeri strateji sistemidir.

Bu aracın debriyajı…. Artık debriyajını sökme vakti gelmiştir. Çünkü debriyaj NATO hücre sistemidir. Bu sistem müttefik olarak zor günler içerisinde destek olmak üzere kurulmuşken maalesef asıl amacı köstek olmak üzere gizli bir hesap gütmektedir.

Debriyajın ana görevi vites değişiminde kolaylık sağlayarak tekerlerin dengesini sağlamaktır.

Ama NATO debriyajının işleyişi tekerlerin ilerlememesini sağlamamak üzeredir.

Bu aracın (devlet) ilerlemesine olanak sağlayan tekerler emniyet, güvenlik, diplomasi ve istihbarat sistemidir.

Ülkemizde artık dışa bağlı klasik düz vitesten milli bir otomatik vitese geçme vakti gelmiştir.

Bunun için öncelikle aracımızdan debriyaj (NATO) denilen gereksiz metal parçasını sökerek otomatik vites ( milli güvenlik sistemi) e erişmemiz lazımdır.

Böylelikle debriyaj (NATO) aletinden kurtulduğumuz için tekerlerin sonu ayrı, başı ayrı oynamayarak direksiyon koltuğunda oturan kaptanın (cumhur-başkanı) belirttiği istikamete doğru milli bir sistem içerisinde yol alarak hedefe ulaşması sağlanacaktır.

Nitekim devlet ne zaman kararlı bir adım atmak istese mutlaka bir tekerde arıza çıkar.

Bu bazen diplomasi, bazen emniyet, bazen güvenlik, bazen de istihbarat sistemlerini sabote etmeye yöneliktir.

Bu arızalardan birisi cereyan ettiği sürece devlet sisteminde duraklama süreci başlar, velhasıl arıza giderilene kadar devam eder.

Hele debriyajın ( NATO) hiçbir çıkış noktası kalmaz ise bütün tekerleri etkisiz hale getirip işgal ve darbe girişimine varıncaya kadar küstahlaşması muhtemeldir.

Yer yer ayazda kalıp üşüdüğünde içmeden sarhoş olup bazen böyle gevezelik yapmaya kalkmış olsa da, 15 Temmuzda Türk milletinin şefkat tokadı ile ısınarak kendisine gelmiştir.

Bu gibi gevezeliklerin ve şımarıklıkların (işgal ve darbe) ülkemizde bir daha olmaması için tekerlere hava verirken ( milli güvenlik açısından önem arz eden kurumlara personel temin ederken) sibopların (bu kurumların personel eğitim merkezleri) güvenilir olması lazım ki, içeriye paralel kirli hava (beyni yıkanmış mankurt ajanları) basılmasın.

Zira bu kirli paralel hava iç lastiklere ( kurumun bizzat kendisine) sirayet ederek içerden çürümeye (işgal ve darbeye) neden olur.

Öte yandan debriyajın (NATO) ana görevi, hedef seçilen arabada (ülkede) tekerler (emniyet, güvenlik, diplomasi ve istihbarat sistemi) olmakla birlikte, göz diktiği asıl yer arabanın (devletin) şanzımanı (milli güvenlik siyaseti) dır.

Şanzımanın (Milli Güvenlik Kurulu) otomatik milli bir vitese geçerek debriyajdan (NATO) kurtulup uzak tutularak korunması lazımdır.

Nitekim milli otomatik vitesli bir araba, sarf ettiği çabalarının karşılığında ilerleme kat eder.

Zira böylelikle tımarhaneye kapatılması gerekilirken şanzımanın (NATO) kıvraklığı ile Perşembe günü bulutların üstünde yüzen akıl hastaları da sistem dışı bırakılacaktır.

En nihayetinde mutlak başarının da test edilmesi temin edilecek.

Birde Türkler araba yapamaz derler…

Bilmezler ki, asırlardır dünyanın mihenk taşı aslında nasıl döner…

Araştırmacı yazar

Düşünen insan

Serdar EMİR