KURBAN BAYRAMI

KURBANBAYRAMI

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

 Bu bayramı hisset, kurban kes, vaciptir,
Allah katında kul, makbul ve neciptir.
Yedi haneye ver, kurbanın etinden,
Razı olsun Allah, dostça niyetinden.
Ana, baba, kardeş, herkes neşe dolsun,
Müminin kalbinde, şer açmadan solsun,
Islanmasın gözler, bayramlar şen olsun.

Kurban bayramı yaklaşınca Allah’ın büyük bir emrine muhatap oluruz. Bu emir “Rabbin için kurban kes ve namaz kıl !” (Kevser Su/Ayet 2) emridir. İşte Kurban Bayramı günlerinde kestiğimiz kurbanlar ve kıldığımız Kurban Bayramı namazı bu emre itaatten başka bir şey değildir. Hedef sadece emre uymak, Allah’ın rızasını kazanmaktır. Bir ayette, “Onların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşacak değildir. Allah’ ulaşacak olan sizin ancak takvanızdır.” (Hac Su/Ayet 37) buyurularak bunun, emre bağlılığın ve takvanın gereği oluşuna dikkat çekmiştir. Bu emri yerine getirilirken Hz İbrahim’in oğlu İsmail’e “Oğulcağızım! Rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm. Ne dersin bu işe ? “ dediğinde . Hz İsmail’in , Babacığım, sen emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın “ (Saffat Su/Ayet 102.107) diyerek bıçağın altına yattığını, bu teslimiyet ve itaata karşılık Cenab-ı Hakk’ın kesmek üzere koç gönderdiğini hatırlarız. Mü’minin hayatı hep böyle teslimiyetlerden ibaret değimlidir?

Cenab-ı hak bu teslmiyetin mükafatını da çok yönlü olarak verir. Malımıza , mülkümüze bereket ihsan eder. Fakirin makbul duasını kazınmış , onların kin ve nefret dolu bakışlarından kurtulmuş oluruz. Daha önemlisi bu kurbanlarımızı sıratta bizi götürecek bir Burak olarak buluruz. Resul-i Ekrem(S.A.V.) “Kurbanlarınızı büyüklerinden kesiniz. Çünkü onlar sıratta binekleriniz olacaktır” (Feyzü’l Kadir 1:496 (H.992) buyurarak bu gerçeğe dikkat çekmiştir. Kesmeyenleri ise şiddetle ikaz ederek, “Hali vakti yerinde olup da kurban kesmeyen mescidimize yaklaşmasın” buyurmuştur. (Camiü’s Sağır 2/152)

Bu emri yerine getirirken kurbanlık hayvanların kusursuz olmalarına da dikkat etmeliyiz. Göremeyecek derecede kör, yürüyemeyecek kadar zayıf ve topal kuyruğu ve kulağı kesik hayvanlar kurban olarak kesilemezler. Hayvan keserken de keskin bir bıçak kullanmalı, eziyet etmemelidir. Kurbanlığın etini üçe ayırıp birini fakirlere dağıtmalı, birini akraba , dost ve ahbablarla , diğerini de evde çoluk çocuk la yemelidir.

Kurbanları kestikten sonra dost ve akrabalarla bayramlaşır, bayram sevincini birlikte paylaşırız. Bayramdan önce ve bayram günleri yoksulları yardım etmeyi de ihmal etmemelidir.

Kurban bayramında unutulmaması gereken bir husus da Arefe günü sabahı başlayıp bayramın dördüncü günü ikindi vaktine kadar bütün farz namazlarının ardından okunan teşrik tekbirleridir. Bu tekbirleri getirmek vaciptir.

Kurban bayramı süresince bayram sevincini topluca yaşamak için elden gelen gayret gösterilmeli, küsler barışmalı, büyükler ziyaret edilmeli, yoksullar sevindirilmelidir. Bilhassa fakirlerin bayrama sevinçle katılabilmeleri için bayramdan önce yardım eli uzatılmalı, hayırlı dualar almalıdır.

Bunlara dikkat ettiğimizde bayram daha başka bayram olacaktır. Allah’tan dileğimiz, bayram gerçek manada bayram yapması , sevince bütün mü’minlerin katılmasını temin etmesidir.

Şimdiden Kurban Bayramınız mübarek olsun. Allah(C.C.) selamı, bereketi, Rahmeti üzerinize olsun.