Mektup - cevaben
Anlaşılmayı bekleme, anlamayı dene
Bulunduğum diyardan, bulunduğun diyara aşk kuşları uçurmadayım.
Senin derdini bilirim, hamlıktan olmaya yol alanların yanışlarında yanmaktasın sen.
O yüzdendir canının yanmaları, o yüzdendir gözlerinden yaşlar akıtıyor olman.
Mümkün değil ki ateşlerde yanmadan pişmek, olgunlaşmak, kâmil olabilmek
Şükret ki altındaki ateşi birileri yaktı da yanmaya başladın
Bir bak etrafına, ne çoktur yanmaktan uzak duran hamların sayısı.
Anlaşılmayı bekleme, anlamayı dene
Sevilmeyi umma, kalbini aç sevmeye
Aşk’tan başkasını söyleme, aşka kendini atacak kadar gözünü körelt
Unutma ki Aşk ateşi İbrahimleri tanır da onları yakmaz.
Bak bakalım sende de İbrahimlik var mıdır seyreyle.
Bulutlar ağlamasa yeşillikler nasıl güler?
Ay’ın geceye sabretmesi onu apaydın eder.
Gülün dikene sabretmesi ile ona güzel kokular bahşedilir.
Ey yollardan gelip yollara giden!
Ne mutlu sana ki kulların hayatlarına girip çıkmalardasın
Bırak onları bir süre kendi hallerine ki senden görüp öğrendikleriyle onlar da zamanla pişip yanmaya başlasınlar. Kim bilir belki sen de onların altındaki ateşi yakıp sonra yollara düşmüşsündür.
Ey makamı var ve yok’un üzerinde olan kişi!
Mutlaka gönülden gönüle giden bir yol vardır
Bazı insanlar gamlıdırlar; bu gamın nereden geldiğini bilmezler.
Bazı insanlar da vardır ki neşelidirler, onlar da bu neşenin nereden geldiğini bilmezler.
Ne kadar solda, sağda bulunanlar, eğri, doğru yolda yürüyenler varsa onların ne soldan, ne sağdan, ne eğriden, ne doğrudan haberleri yoktur.
Ne kadar, “Ben” ve “Biz” diyenler varsa ki onların da “Ben” ve “Biz”den haberleri yoktur.
Sen “Ben”in ve “Biz” in anlamını bilenlerden ol!
Sen güneş gibi nurlar saç ki seni gören kötü huyundan vazgeçsin
Sen dudağını kilitle, gönlünde sırlara yer aç. Ağzını yum, gönlün seslerle dolsun.
Sen, kendinden geç, çünkü kendinde olduğun zaman sonbahardaymışsın gibi üşürsün. Fakat kendinden geçince kış mevsimi bile sana çiçekli ilkbahar olur.
Ey azalıp yok olurken herkesten üstün fazlalığa erişen kişi!
Sen bir iş için dünya ahırındasın.
Hamlığı bırak, olgunluğa ulaşmaya bak
Yolcuların son durağı ulaşmaktır.
Üzüm, tekrar dönüp koruk olmaz; olmuş meyve, bir daha ham bir hale gelmez artık.
Sana son sözüm şudur ki: “Aşk’a uçma kanatların yanar” diyenlere kulaklarını tıka
Ve sor onlara “Aşk’a uçmadıktan sonra kanatların neye yarar?” diye.
Selametle,
- Oda Orkestrası ve Kur'an Orkestra için şef ne demekse, insanlık için de peygamber o deme... Eklenme: 13 Eylül 2016
- Bir Mevsim, Üç Düğün Bu yazı herhangi bir bilgi içermez. Tamamen kişisel duygularla,... Eklenme: 12 Eylül 2016
- Ben Filistinim! Toplum olarak unutmaya meyilliyiz. Oysa acıları, suçları ve suç... Eklenme: 28 Mayıs 2016
- Düalite - Hayatın Gerçeği (mi?... Şunu biliyorum ki, ne Yaratıcının ne de evrenin benim yapacağım... Eklenme: 24 Kasım 2015
- Ne oldu sana? Bendeniz imza günü sahibi olarak giriş kapısının hemen sol tara... Eklenme: 30 Ekim 2015
- Zıtların Dünyası Dünyadaki durumumuz denizde yaşayan balıkların sudan habersiz y... Eklenme: 20 Ekim 2015
- Kehf Uyanıyor! Yemliha, Mekselina ve Mislina, Ve Mernuş, Debernuş ve Şazenuş... Eklenme: 24 Haziran 2015
- Çiçeğin adı gül, Şehrin adı İs... Gül çiçeklerin ortak adıdır. Eklenme: 13 Ocak 2015